6 Ağustos 2013 Salı

tamir bizim işimiz.


Birkaç gün önce güçlü yönlerim hanesine 'yürürken kitap okuyabilmek' maddesini eklemem beni baya mutlu etmişti. Düşünsenize. Hangi insanın kartındaki güçlü yönleri hanesinde 'yürürken kitap okuyabilmek' vardır ki.. Bu, ileri havaifişekçilik gibi az bulunur ve havalı bir yeteneğe sahip olmak gibi bir şeydi sonuçta.
Ne yazık ki işe yaramazlık duygusunun pusuda yatıp günün en savunmasız anında insanın üzerine atlayabileceğini unutmuşum.
Ofisteydim. Bölge yönetmenim bilgisayar başında raporları hazırlarken, beni yazıcıdan çıkacak diğer raporlarımızı yanlışlıkla sahiplenecek insanları misillemem ve bir yandan da açık kapının ardından duyulan müdürler tartışmasına kulak misafiri olmam için  fotokopi makinaları ve yazıcı dizisinin hemen önüne yerleştirdi. Konumum çok stratejikti. Yazıcılar, avrupa ile asyayı birleştirir gibi müdürün odasıyla masaları birleştiriyordu.
Bir noktadan sonra sıkıldım ve önümde arızalı yazan yazıcıyı kurcalamaya başladım.
Bir abi bana doğru yaklaştı ve
"Yoksa sen tamir işlerinden anlıyor musun!???" dedi.
Bir an sessizlik oldu ve herkes kafalarını kaldırıp gözlerindeki soru işaretleri ve bir miktar da beklentiyle ağzımdan çıkacak kelimeleri beklemeye başladı.
"Aae.. Ev..et.. Biliyorum. Yani ben. Birazcık. Şey yani. Babam tamir eder böyle. Hımm. Ben de. Çok değil. Az ama.  Yok abi.. a ay beyfendi."
Ve gerçekten de ne yaptığımı çok iyi biliyormuş gibi bir havayla bir yandan makinanın kapağını kaldırırken diğer yandan arkasındaki kabloları kurcalamaya başladım. Bir fizik problemi çözüyordum sanki. Kaşlarımı eğdim. Dudaklarımı büktüm. Anlama sesleri çıkarttım. Diğer elimle saçlarımı kaşıdım.
Ama hayır işte. Olmuyordu. . Daha önce tamir ettiğim ufak tefek şeylere benzemiyordu işte.
En sonunda renginin mavi olduğunu düşündüğüm kabloyu seçtim ve yerinden çıkararak temas etmiyor olabileceğini düşündüğümü gösterircesine tekrar takmak için elimi kaldırdım.
Tam o sırada yanımda Yazıcıyı Tamir Etme Görevlisi belirdi ve kurcaladığım kabloların hepsini yerinden sökmeden elimi havada yakalayarak,
"Kartuşu bitmiş" dedi ve diğer eliyle açıkta bıraktığım kapağın içerisindeki kartuşu alıp değiştirdi.
Hayatımda hiç bu kadar utanmamıştım..
Ve o an karar verdim..
Tamir yeteneğimi güçlü yönlerime eklemem gerektiğinden artık emindim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder